Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Orta şiddetli yağmur
5°
Ara

Millet iradesine el koyamazsınız!

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
Millet iradesine el koyamazsınız!

Konuşmayalım istiyorlar. Sormayalım. Fikir beyan etmeyelim. Araştırmayalım. Sorgulamayalım. Onlar pastayı yalayıp yutarken. Biz kenardan izleyelim istiyorlar .Dinle Irkla Cinsiyetle terbiye edelim Korkutalım istiyorlar Ondan ödleri patladı #Sokağa çıkmamızdan Boykottan. Toplumun rızasını alamayan Saray yönetimi bir kez daha yargı sopasına sarıldı. Üç farklı soruşturmada, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, belediye başkanları, gazeteci İsmail Saymaz ve 100’den fazla kişi evleri basılarak gözaltına alındı. Seçimsiz, muhalefetsiz, Erdoğan’ın ölene dek koltukta kalacağı bir rejimin kapısını aralamak isteyen iktidara karşı sokaklara dökülen on binler hep bir ağızdan seslendi: “Başaramazsınız, darbeyle irademize el koyamazsınız.Bakın bugün gençliğin özeti;Ülkenin en başarılı 300 üniversiteli genci hapiste yatıyor. İşsiz güçsüz, nargile kahvesinde oturan 300 genci, zor yürüyen birine yolun iki tarafına dizilip karanfil atıyor.Mevzu budur. Korku duvarı aşıldı, evet. Çünkü halkın terazisine çıkmaya korkanları değil, Cumhuriyet’i savunuyoruz.

Sevgili CHP'liler, İmamoğlu'nun adaylığı için imza vermeyen 17 milletvekilinden birisi olan ve kendi genel başkanı Özel'den çok Kılıçdaroğlu'nun paylaşımlarını paylaşan bu zatlara tek bir oy bile vermeyiniz! Bu takozlardan partinin bir an önce kurtulması gerekmektedir! CHP Delegeleri son süreci ve olağanüstü kurultay kararı alınmasıns neden olan gelişmeleri doğru analiz edecek yetkinliktedir.Saraçhane ve ülkenin dört yanına yayılan direnişini, mücadelenin sekteye uğramasını istemez. İstememe.Eskiye rağbet olsa bit pazarına nur yağardı bu ne koltuk hırsı ya. Özgür Özel ve ekibi her yerde mücadele versin, siz oturduğunuz yerde. Oldu:) Olağanüstü kurultay kararını fırsata çevirmeye çalışmak etik değildir.Tekraren diyorum ki mevcut Genel Başkanımız.Özgür Özel Mevcut MYK mevcut PM ve mevcut YDK ile seçime girilip çıkılması en doğru yoldur.
Partide bunları görmek istemiyoruz.Bu kadar hırs zararlı bünyeye.Yıllardır siz vardınız yönetimde bir arpa boyu yol gidemediniz.Neyin inadı bu yeter artık. Memlekete dair en ufak bir kaygıları olmayan tipler bunlar yazık gerçekten çok yazık. Kimse parti içi demokrasi filan anlatmasın, CHP yıllar sonra ilk defa anketlerde önde,büyük bir zulüme şanla şerefle direnen bir genel Başkan varken, bu tiplere sadece kendileri oy vermeli.Dinazorlar.Merhum Ecevit'in ifadesiyle "kurultay göbeklileri" ve saz takımı devriniz bitti. Bitti.Partiye zarar vermeyin .Güneşiniz de gölgenizde sizin olsun.Oğuz Kaan Salıcı ve milletvekilliğini meslek yapmış Faik Öztrak dışında hiç birini tanımıyorum. Bunların hiç birini gençlerin yanında göremedik. Neyin dayanışması ve dengesi bu?Bunlar kim ve hangi partiden?Bunlar hiç 2 Milyonluk miting yapmışlar mı? Bunlar hiç SOKAK demişler mi? Neyin Denge ve Dayanışması?  Memlekete dair en ufak bir kaygıları olmayan tipler bunlar yazık gerçekten çok yazık. Kimse parti içi demokrasi filan anlatmasın, CHP yıllar sonra ilk defa anketlerde önde,büyük bir zulüme şanla şerefle direnen bir genel Başkan varken, bu tiplere sadece kendileri oy vermeli. Bir hata pahalıya mal oluyordu. CHP Genel Başkanı Özgür Özel normalleşme yumuşama dediği zevzeklik yüzünden CHP  bu duruma geldi. Belediye seçimi sonrası erken seçim diyerek meydana çıksaydı. Ülke bu kötü duruma düşmezdi..Bunlar kim ve hangi partiden? 

CHP bunlardan kurtulacak Ne İmamoğlu’nun ve ekibinin ne öğrenci arkadaşlarımızın yanında olmuş, konu CHP iç çekişmesi olunca anında orada biten bu tiplerin Parti Meclisinde çalışacağına kimse inanmıyor. Partiyi “topal” kılmak için varlar.Dayanışma ve denge mi, bu isimlere o kadar uzak ki bu kavramlar olsa olsa bunlar "Memleket yanarken saçını tarayanlar" listesine ancak girer. Ayıp edep yahu düşün milletin yakasından CHP'nde  Kurultay Dinozorlar  yine ortaya çıktı bunlara millet oy vermez..Haberiniz olsun.Ha birde şu var. Kontenjan tayfası  Kılıçdaroğlu’nun hizip listesi Denge ve Dayanışmaymış. Bu güne kadar hangi dayanışmayı gösterdiniz.

Ellerinde patladı 

Türkiye’de mevut sistem, belirli bir şöhrete erişmiş insanlara karşı “Sana ekmek veren eli öpeceksin” anlayışında olduğu bir gerçektir. Burada benim gördüğüm şey şu ki döngü şöyle çalışıyor: ‘Senin şöhretini sana ben verdim.Bunu yapan benim siz değilsiniz. Şimdi bunun karşılığı olarak, benim size açmış olduğum bu sahada göstermiş olduğunuz performansla gelmiş olduğunuz yerde, bana sadakatinizden en ufak bir şüphe duymamam gerekiyor. Sana ekmek veren eli öpeceksin.’ Bu yapmaya çalıştıkları şey sonu olacak bir şey değil. Zannediyorlar ki çok fazla ünlenmiş, çok fazla şöhretlenmiş bir oyuncuyu görüşlerini söylemekten hapis yoluyla alıkoyarlarsa kimse lafını sözünü etmeyecek. Bunun nasıl bir plan ve proje dahilinde gerçekleştiğini şuradan anlayabilirsiniz; olayı birkaç ay geriye saralım. Olmadık şekilde Gezi davası tekrar ortaya çıkarıldı ve Gezi davasında, katılım göstermiş olduğu iddia edilen, görülen, fotoğraflanan pek çok oyuncunun menajeri olduğu bilinen bir kişi içeri atıldı. 

Herhalde ki anladığım kadarıyla onlar da birtakım olaylar olacağını görmüşler. Çözümü halkın kendi seçimine, kendi yargısına, hükmüne kelepçe vurmakta bulmuşlar. Bir tane insan ve bir tane insanın iki dudağı arasına sıkışırsa koca bir ülkenin kaderi bunların olması son derece doğaldır. Türkiye’de oyuncular gadre uğruyor değildir. Bu kadar semirttikleri oyunculardan da şunu bekliyorlar; ‘Bunu size biz yaptık, siz hiçbir şey yapmadınız. Bu ortamı size biz ayarladık. Ağzını açan olursa da ekmeğiyle rahatlıkla oynarız.’ Fakat asıl önemli olan şey şu; toplumda bir karşılığı yok. Bakın; 560 milyar yalanı patladı.Tatlıcı yalanı patladı..Börekçi yalanı patladı.İETT yalanı patladı.5 tane operasyon aparatı yalan uydurmaya devam ediyor Mahir Polat canı ile ugraşıyor gıkları çıkmıyor.Altın kacakçısı milletvekilleri için dilleri tutuluyor.Böyle adi ve vicdansızlar.

Gezi ile karşılaştıran yanılıyor

2013’te  Gezi olaylarını baştan sona izlyen biri olarak Naçizane bir bilgi vermek isterim .Dünya üniversiteleri öğrenci alım kriterlerini belirler ve yayınlar .Öğrenciler yine de başvurabilir.Öğrenci başvurur, üniversite de kriterlere uymadığı gerekçesi ile reddeder. Çünkü Dünya üniversiteleri , bir öğrenciye “red” verirken , mutlaka sebep bildiren bir açıklama yollar.O kriterler de o yüzden yayınlanır .Her kritere uyan öğrenci kabul edilmek zorunda değildir .Karar, alıcı kuruldaki akademisyenlerindir .Ama Üniversiteler  , kritere uymasa da bir öğrenciyi alabilir .Bu hak üniversiteye aittir Öğrenci gidip Afrika’da yardım için çalışmıştır Üniversite bundan etkilenir ve başka kriterleri eksik olsa da öğrenciyi beğenip kabul edebilir. Kimse de “sen bunu niye aldın” diyemez.

Özerklik budur zaten

Yalandan hiç utanmıyorlar Montajlardan da hiç utanmıyorlar despotizmle herşeyi çarpıtarak koltuklarında kalacaklarını sanıyorlar Kul hakkıdır da demeden hem de Allah’ın her yalanlarını bildiğinden de korkmuyorlar Savaşta düşmandan gelen bilgilere ancak aptallar inanır. AKP'lilerden gelen haberleri ne olursa olsun dikkate almayın.Çoğu zaman seçim ile demokrasi eşitleniyor. Oysa demokrasi seçimden daha fazla bir şeydir. Örgütlenme hürriyeti yoksa konuşmak serbest değilse propaganda ya da toplanma hakkı ortadan kaldırılıyorsa demokrasi askıda, seçim göstermeliktir.
Kardeşlerim..hiç saklamadım,ben Türk Milliyetçisiyim..okuduğunu anlayan tam bir Atatürk milliyetçisiyim..yarın belki alırlar, Allah bilir, ben bilmiyorum..Hakkınızı helal edin! Ama yemin ediyorum ki ben bu ülkeyi BOP eş başkanlarından çok fazla seviyorum! Asla PKK liderine Sayın demeyeceğim!Yaşasın tam bağımsız Türkiye, kahrolsun Emperyalizmi! Emperyalizm ve siyonizme hizmet edenlere yazıklar olsun!!!

 

SON SÖZÜMÜZ: Parola vatan, işareti namus! Kahrolsun istibdat, kahrolsun zulüm! Yaşasın hürriyet, adalet, müsavat ve meşveret!

Savunma susarsa adalet çöker!


Türkiye Barolar Birliği tarafından yapılan açıklamada özetle şu görüşlere yer verildi."Dün "5 Nisan Avukatlar Günü" idi. yalnızca bir kutlama günü değil, aynı zamanda savunma hakkını, hukukun üstünlüğünü ve adalet mücadelesini hatırlatma günüdür.Avukatlar; yargının kurucu unsurudur. Ancak bugün hem ekonomik baskılarla hem de siyasal müdahalelerle susturulmak isteniyorlar.Savunmanın bağımsız olmadığı bir ülkede ne adalet olur, ne hukuk, ne de demokrasi!Avukatlar özgür değilse, hiç kimse güvende değildir! T üm avukatlarımızın 5 Nisan Avukatlar Günü’nü kutluyor, birlikte verdiğimiz mücadeleyi selamlıyorum.Dayanışmanın simgesi, 5 Nisan Avukatlar Günü kutlu olsun!Adil yargılanma hakkının temel unsuru olan savunma hakkını hayata geçirerek demokratik hukuk devletine en büyük hizmeti yapan mesleğimizin ve meslektaşlarımızın sorunlarını, ortak paydamız olan hukukun üstünlüğüne olan bağlılığımız ve mücadelemizi sonuna kadar sürdürme kararlılığımızla çözeceğiz. 

 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *