Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Açık
17°
Ara

Çizginin ötesinde

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
Çizginin ötesinde

“Çocuklar İçin Anime Kursları” Fırsat mı, Tuzak mı? Instagram’da karşımıza çıkan renkli reklamlar arasında artık sıkça “dijital yaratıcılık” adı altında sunulan anime çizim kurslarını görmek mümkün. İlk dersin ücretsiz olması, yaş aralığının geniş tutulması – 8 ile 17 yaş – bu kursları cazip hale getiriyor. Ancak özellikle küçük yaş grubu için bu tür kurslar düşündürücü…

Dijital anime kursları ilk bakışta masum ve faydalı görünse de, “çizginin ötesinde” başka etkiler (bağımlılık, dikkat dağınıklığı, sosyal izolasyon vs.) olabileceğini düşündürüyor.

Elbette çocukların hayal gücü sınırsız. Özellikle sanat ve çizim gibi yaratıcı alanlarda desteklenmeleri, motor becerilerinin gelişmesinden özgüven kazanmalarına kadar pek çok açıdan katkı sağlar. Ancak bu katkının nasıl ve hangi ortamda sunulduğu, en az içeriğin kendisi kadar önemlidir.

Dijital kurslar, çocuklara ev ortamında erişim kolaylığı sağlasa da bazı riskleri de beraberinde getiriyor. Özellikle ekran bağımlılığının arttığı, fiziksel etkileşimin azaldığı günümüzde; çocukların bilgisayar başında daha fazla vakit geçirmesi, hem sosyal gelişimlerini hem de fiziksel aktivitelerini sekteye uğratabiliyor. Kaldı ki içinde bulunduğumuz dönem, pek çok öğrenci için sınavların yoğunlaştığı, odaklanmanın kritik olduğu bir zaman dilimi.

Burada alternatif ve belki de daha sağlıklı bir seçenek öne çıkıyor: birebir resim kursları. Bu dersler çocukların sadece çizim yeteneklerini geliştirmekle kalmaz; aynı zamanda öğretmenle doğrudan etkileşim kurarak iletişim becerilerini de güçlendirir. Sınıf ortamında bulunmak, arkadaşlarıyla aynı alanı paylaşmak, sanatı paylaşarak öğrenmek çocuğun zihinsel yükünü hafifletir, stresini azaltır. Özellikle sınav döneminde kısa bir mola gibi işlev görebilir; ekran başında geçen yalnız zamanların aksine, ruhunu besleyen bir sosyal deneyime dönüşebilir.

Kuşkusuz teknoloji çağında yaşıyoruz ve dijital eğitim imkanlarını tümüyle göz ardı etmek mümkün değil. Ancak çocukların gelişim döneminde gerçek dünya ile kurdukları bağ çok daha kıymetli. Bu nedenle çizim eğitimi verilecekse, önce yöntem seçimine dikkat edilmeli. Dijital kurslar faydalı olabilir; ama kontrolsüz kullanıldığında, faydadan çok zarar getirme riski taşıyor.

Sanat, yalnızca çizgi çekmek değil; kendini ifade etmenin en saf yollarından biri. Ve bu ifadeyi çocuğunuzun gözlerinin içine bakan bir öğretmenle kurması, ona yalnızca teknik bilgi değil, ilham da verir. Belki de asıl “yaratıcı yatırım” budur: ekrandan uzak, ama kalbe yakın bir yolculuk.


 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *