Akran Zorbalığını Anlamak

Çocuk kliniğine başvurularda oldukça sık karşılaştığımız ve günümüzde de bir o kadar yaygın olan akran zorbalığı, zorbalığa uğrayan ve zorbalık yapan her iki çocuk içinde oldukça zarar verici bir durumdur. Akran zorbalığı; okulda, kantinde, sınıfta, bahçede, okul çevresinde, mahallede, okul servislerinde ve apartmanlarda, kısacası birçok yerde gerçekleşebilir.
Zorbalık; bir kişi ya da bir grup tarafından sistematik bir biçimde, kasıtlı olarak, sözel ya da sözel olmayan davranışlarla karşı tarafa baskı uygulamak ya da zarar vermeyi amaçlayan davranışlar bütünüdür. Bir eylemin zorbalık olarak değerlendirilebilmesi için zorbalığa uğrayan ve zorbalığı yapan kişiler arasında (fiziksel ve psikolojik olarak) güç dengesinin bulunmaması, sürekli olması ve kasıtlı olarak yapılması gerekir.
Akran zorbalığı okul öncesi dönemde de görülüyor
Bir çocuğun başka bir çocuğa fiziksel ya da sözel olarak şiddet uygulamasıyla tanımladığımız akran zorbalığı, okul öncesi dönem çocuklarında da oldukça sık görülüyor. Özellikle bu dönemde görülen zorbalık, çoğunlukla çocuğun iletişim becerilerinin yetersizliğinden de kaynaklanıyor. İstediği şeyin olmasını isteyen çocuk, nasıl iletişim kuracağını bilmediğinde zorbalık yoluna başvurabiliyor. Zorbalık yapan çocuk, karşı tarafı sindirmeye çalışarak kendisini daha güçlü hissetmeye başlar. Eğer bu durum gözden kaçırılır, üstünde durulmaz ya da önemsenmezse çocuk güçlü hissetme duygusundan haz aldığı için bu davranış pekişmeye başlar ve kalıcı hale gelir.
Zorbalık içeren davranışlar nelerdir?
Zorbalık içeren davranışlar çoğunlukla fiziksel içerikli olur. Örneğin itme, tekme atma, yumruk atma, tükürme, eşyalara el koyma ya da zarar verme gibi.
Dalga geçme, lakap takma, hakaret etme, tehdit etme, küçük düşürme, arkadan dedikodu yapma, görmezden gelme, dışlama, düşmanca bakışlar sergileme vs.
Cinsel içerikli küfürler etmek ve cinsel içerikli eylemlere teşebbüs etmek de zorbalık türleri arasındadır.
Gelişen teknoloji ile beraber siber zorbalık da artmaya başladı!
Günümüzde teknolojinin yoğun kullanımıyla birlikte zorbalığı bu alanda da görmeye başladık. Kişi ya da kişilerin izni olmadan fotoğrafı ya da videosu çekilerek sosyal medya araçlarında paylaşılması, sosyal medya üzerinden tehdit etmek ve paylaşılan fotoğrafların altına kötü yorumlar yapmak sık görülen davranışlardır.
Zorbalık yapan çocukların özellikleri
Zorba çocuklar, genellikle yıkıcı, öfkeli, empati düzeyleri zayıf, otokontrol becerileri düşük ve tepkisel davranışlara sahiptirler.
Şiddet içerikli davranışları olumlu olarak görürler ve sık kullanırlar.
Saldırgan davranışlarından keyif alırlar ve eylemlerine devam ederler.
Fiziksel olarak daha güçlü ve iri yapıdadırlar.
Çoğu zaman saldırganlık düzeylerinin farkında değillerdir.
Aile içi iletişimleri zayıftır.
Çabuk öfkelenirler.
Kaygı ve güvensizlik duyguları ortalama düzeydedir.
Genelde okulda popüler ve sözü geçen çocuklardır.
Utangaçlık seviyeleri düşük, özsaygı düzeyleri yüksek ve dışa dönük çocuklardır. Bu tür çocuklara dikkat edilmelidir.
Zorbalığa uğrayan çocukların özellikleri
Zorbalığa uğrayan mağdur çocuklar genelde daha içedönük, kaygılı ve güvensiz hisseden çocuklardır.
Kendilerini ifade etmede zorlanırlar, haklarını aramaktan yoksundurlar, arkadaş edinmede güçlük çekerler, temkinli davranırlar ve genelde sessizdirler.
Genelde yalnız kalmayı tercih ederler.
Özsaygıları düşüktür.
Pasif ve yönetilmeye açıktırlar.
Genelde aşırı korumacı yaklaşımı gösteren ebeveynlere sahiptirler.
Zorbalığa maruz kaldıklarında genelde ağlarlar ve geri çekilirler.
Kendilerine karşı olumsuz tutum içerisindedirler. Kendilerini başarısız ve aptal olarak görürler.
Maruz kaldıkları zorbalıkları kimseyle paylaşmazlar.
Ebeveynler dikkat etmelidir
Sevgili ebeveynler, çocuğunuzla ilişkinizi iyi tutmalı ve çok iyi bir gözlemci olmalısınız. Çocuğunuzun özellikle davranışsal olarak verdiği mesajları çok iyi okumalısınız. Aşırı ve ani tepkiler vermekten kaçının, suçlayıcı olmayın, kabul edici ve anlayışlı bir tutumla güven verici bir zemin oluşturun. Çocuğunuzun zorbalığa maruz kaldığını düşünüyorsanız vakit kaybetmeden okul ile direk iletişime geçmeli ve çocuğunuz için uzman desteği almalısınız.