Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Rain and snow
5°
Ara

Diller ve dinler kenti

YAYINLAMA:
Diller ve dinler kenti

Bu başlık Midyat'a en uygun slogan olarak kullanılmış. Kente girdiğiniz anda bunu çok iyi anlıyorsunuz... 

Midyat gezimizi de size aktarmak gerekirse çok değişik bir kentten bahsediyoruz. İstanbul gibi bir metropolden Midyat'a gittiğinizde oradaki atmosfer sizi alıp götürüyor diyebiliriz. 

Midyat'tan bahsedecek olursak, başlıklar halinde aktarmak gerekir... 



İşte Midyat; 

Midyat’ın konumu ve genel bilgiler…

Midyat, Türkiye’nin Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yer alan Mardin iline bağlı önemli bir ilçe. Mezopotamya’nın tarihi mirasını taşıyan bu bölge, birçok medeniyetin izlerini günümüze kadar taşımayı başarmış. Mardin’e yaklaşık 60 kilometre mesafede bulunan Midyat, tarihi taş evleri, dar sokakları, manastırları, kiliseleri ve telkari sanatıyla ünlüdür. Midyat'a giderken bir kaç köy ve yerleşim bölgeleri de dikkatinizi çekiyor. Onları da kaçırmamanızı tavsiye ederim.

Midyat, hem Müslüman hem de Süryani topluluklarının yüzyıllardır bir arada yaşadığı bir bölge olup, farklı kültürlerin ve inançların izlerini barındırıyor. Bu özelliğiyle Türkiye’de hoşgörü ve kültürel çeşitliliğin önemli örneklerinden biri olarak kabul edilir.

Midyat’ın tarihi; 

Midyat, tarihi boyunca birçok farklı medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Bölgenin tarihi Sümerler, Asurlular, Hititler, Persler, Romalılar, Bizanslılar, Artuklular, Eyyubiler, Osmanlılar ve nihayetinde Türkiye Cumhuriyeti’ne kadar uzanmaktadır.

Antik Dönem: Midyat ve çevresi, Asurlular döneminde stratejik bir ticaret merkeziydi. Süryani Hristiyan topluluğunun en eski yerleşim alanlarından biri olarak kabul edilen bölge, Roma ve Bizans dönemlerinde de Hristiyanlık açısından önemli bir merkez oldu.

Orta Çağ: Midyat, Orta Çağ boyunca farklı Müslüman devletlerin ve Bizans İmparatorluğu’nun hâkimiyet mücadelesine sahne olmuştur. 12. yüzyılda Artukluların egemenliğine giren bölge, bu dönemde mimari ve kültürel açıdan büyük bir gelişim göstermiştir.

Osmanlı ve Cumhuriyet Dönemi: Osmanlı İmparatorluğu döneminde Midyat, farklı din ve etnik kökenlerden toplulukların barış içinde yaşadığı önemli bir merkezdi. 20. yüzyılın başlarında yaşanan göçlerle birlikte Süryani nüfusu azalmış olsa da, bölge halen Süryani kültürünün önemli bir merkezi olmayı sürdürmektedir.

Midyat’ın Mimari Dokusu ve Kültürel Mirası…

Midyat’ın en dikkat çekici özelliklerinden biri, taş işçiliğiyle ünlü geleneksel evleridir. Sokakları gezerken sizi sizden alan Midyat evleri, kalker taşından yapılmış olup özel bir işçilikle oyularak şekillendirilmiştir. Bu evler hem estetik bir görünüm sunar hem de yazın serin, kışın sıcak bir ortam sağlar.

Bölgedeki kilise ve manastırlar, Midyat’ın Süryani kültüründeki yerini anlamak açısından büyük önem taşır. Halen aktif olarak kullanılan birçok tarihi yapı bulunmaktadır.

Önemli Mimari ve Tarihi Yapılar dikkat çekiyor. Hepsini gezmek mümkün mü ? En az iki güne ihtiyacınız var. Onu baştan söyleyeyim. 

Mor Gabriel Manastırı: 397 yılında inşa edilen bu manastır, dünyanın en eski Süryani Ortodoks manastırlarından biridir. Bugün hala aktif olarak kullanılmaktadır ve Süryani Hristiyanlar için büyük bir dini merkezdir.

Meryem Ana Kilisesi: Midyat’ın en önemli Süryani kiliselerinden biri olup, tarihi dokusunu korumaktadır.

Mar Yakup Manastırı: Tarihi 6. yüzyıla kadar uzanan bu yapı, Süryani Ortodoks kültürünün önemli bir merkezidir.

Gümüşçüler Çarşısı: Midyat, geleneksel telkari (gümüş işçiliği) sanatıyla ünlüdür. Bu çarşıda el yapımı gümüş takılar ve süs eşyaları bulunabilir.

Gelüşke Han: Tarihi bir han olup günümüzde restoran ve kafe olarak hizmet vermektedir.

Midyat’ın Ekonomisi ve El Sanatları;

Midyat’ın ekonomisi büyük ölçüde tarım, hayvancılık, el sanatları ve turizme dayalıdır. Bölgenin verimli toprakları üzüm, buğday, arpa ve mercimek gibi tarımsal ürünlerin yetiştirilmesine elverişlidir. Hayvancılık açısından koy yollarına girdiğinizde çok fazla sürüler ile karşılaşıyorsunuz. 
Telkari Sanatı...

Midyat, geleneksel el sanatları açısından da önemli bir merkezdir. En bilinen el sanatı ise telkari olarak adlandırılan gümüş işçiliğidir. Telkari, ince gümüş tellerin örülerek çeşitli takılar ve süs eşyaları haline getirilmesiyle yapılan özel bir sanattır. Genelde bayanların çok ilgisini çekiyor. 

Midyat Mutfağı; 

Midyat mutfağı, hem Mezopotamya’nın hem de Süryani mutfağının izlerini taşır. Baharatlı ve zengin lezzetler, bölge mutfağının karakteristik özelliklerindendir.

Öne Çıkan Yemekler

Kiliçe: Baharatlı ve tatlı bir Süryani çöreğidir. Özel günlerde ve bayramlarda sıkça yapılır.

İkbebet: İçli köfteye benzeyen ancak daha farklı bir iç harcı olan geleneksel bir yemektir.

Harire: Pekmez, un ve baharatlarla yapılan besleyici bir tatlıdır.

Sembusek: Kızartılarak veya fırında pişirilen bir tür kapalı pide.

Midyat’ın Festivalleri ve Etkinlikleri; 

Midyat, kültürel ve dini festivalleriyle de dikkat çeken bir ilçedir. Bölgedeki en önemli etkinliklerden biri Süryani Hristiyanların kutladığı dini bayramlardır. Ayrıca, Midyat Belediyesi ve çeşitli kültürel kuruluşlar tarafından düzenlenen el sanatları festivalleri ve turizm etkinlikleri de ilçeye olan ilgiyi artırmaktadır. Tabi biz bu festivallere denk gelmedik. Sadece araştırmalarımız sonucu yazdım. 

Midyat’ı Ziyaret Etmek İçin En İyi Zaman ne zaman? En çok sorulan sorulardan bir tanesi imiş. Biz de buradan aktaralım. 

Midyat’ı ziyaret etmek isteyenler için en uygun dönem ilkbahar ve sonbahar ayları. Yaz aylarında sıcaklık oldukça yüksek olduğu için daha serin dönemler ziyaret için daha keyifli oluyormuş. Bizim gezdiğimiz zaman da ne çok soğuk ne çok sıcaktı. Ama  İlkbaharda bölgenin doğal güzellikleri daha fazla ön plana çıktığı için sonbaharda ise kültürel etkinliklere katılma şansı olduğu için bu iki zaman diliminde tercih edebilirsiniz gezmeyi. 

Midyat, binlerce yıllık tarihe sahip bir kültür kenti. Açıkçası gezmenizi tavsiye ederim. Bundan sonraki yazımızda da Şanlıurfa'yı aktaracağız.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *