Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Rain and snow
5°
Ara

Apo, gerçekten muktedir mi?

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
Apo, gerçekten muktedir mi?

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin grup toplantısında, “Apo gelsin DEM Partisi grubunda konuşsun ve Terör örgütü PKK'nın silahlarını bırakması çağrısı yapsın” demesinden sonra siyasi gündem bayağı hareketlendi.

DEM partisi bir heyet kurarak Terör örgütü PKK’nın kurucusu olan ve halen İmralı Cezaevinde yatmakta olan Abdullah Öcalan (APO) ile görüşmek için Adalet Bakanlığına başvurdu. Bakanlık görüşmeye izin verdi. İmralı'ya giden Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder’den kamu oya “Apo, kurduğu terör örgütüne silah bırakma çağrısı yapacak açıklaması beklerken, onlar şu açıklamayı yaptılar.

*- Pozitif adım atmaya ve çağrı yapmaya hazırım.

*- Bahçeli ve Erdoğan'ın çağrısına katkı yapmaya hazırım.

*- Türk- kürt kardeşliğini güçlendirmek tarihi bir sorumluluktur.

* Sürecin başarısı için en önemli zemin TBMM dir.

* devir Türkiye için Barış, Demokrasi ve Kardeşlik devridir.

*- Bütün çabalarımız,  ülkeyi hak ettiği düzeye taşıyacaktır.

*- Bu sorunun çözümü artık ertelenemez bir hal almıştır. Dediler.

Sonrasında aralarına yerine Kayyum atanmış Mardin Belediye Başkanı Ahmet Türk’ü de alarak, ellerinde bir dosya ile TBMM’ Başkanlığından başlamak üzere parlamentoda grubu bulunan olan tüm partileri ve diğer partileri ziyaret ettiler.

Parti ziyaretlerini tamamlayan DEM Heyeti Edirne Cezaevinde bulunan eski eş başkan Selahattin Demirtaş ve Kandıra Cezaevinde bulunun Figen Yüksekdağ’ı da ziyaret edip görüşmelerini bildirdiler.

İkinci İmralı turu

Bu görüşmeler bittikten sonra heyet ikinci kez İmralı'ya gidip örgüt lideri ile 4 saatlik bir görüşme daha yaptılar.

Dönüşlerinde yine herkes PKK terör örgütüne silah bırakma ya da teslim olma çağrısı yapacak açıklaması beklerken bu kere heyet, “Sürece ilişkin çalışmalar devam etmektedir. Hazırlıklar tamamlandıktan sonra kamuoyuna açıklamalarımız olacaktır. İnanıyoruz ki, bu çalışmalar sonunda toplumun huzur içinde yaşaması sağlanacaktır” denildi.

Sonra ne oldu

Silah bırakma çağrısı gerçekleşmeyince bu kerre Devlet Bahçeli grup toplantısında, “Örgüt kendi iradesi ile silahları bıraksın. Yoksa o silahları kafalarında kırmak Türkiye’nin beka ve güvenlik hakkıdır” dedi

DEM Eş Başkanı Tülay Hatimoğulları ise,  “Çalışmalarımız sürüyor önce kayyumlar, gözaltı ve tutuklamalar durdurulmalı. On binlerce mahkûm edilmiş insanın ne olacağı belirlenmeli” deyip, Ak Parti Sözcüsü Ömer Çelik’in “Siyasi görüşmeler bitti” açıklamasından da bir şey anlamadıklarını belirtti.

Apo, silah bıraktıracak güçte mi?

Hatırlanacağı gibi terör örgütü lideri 1999 yılında Kenya'da yakalanıp ülkemize getirilip gözleri açıldığı anda da, “Ülkem için her şeyi yapmaya hazırım” demişti. O günden bu yana 25 yılda neler yaptı bilemem ama şimdi örgütünün lav edilmesi konusunda talimat verilmesi bekleniyor.

Bildiğimiz kadarıyla ülkemizde güvenlik güçlerimizin çalışma ve mücadeleleri sonrasında faaliyette olacak PKK ya da diğer terör örgütleri yok ya da çok az. Onların çoğu yine Güvenlik güçlerimizin mücadelesinden anladığımız ve yapılan açıklamalardan takip ettiğimiz kadarıyla terör örgütü mensupları Kuzey Irak Bölgesinde veya Suriye’de üstlenmiş olan PYD ve LPG örgütlerinin arasındalar.

Kuzey Irak ve Suriye'de örgütlerin arasına katılan PKK’lılar zamanla ülkemizde bazı eylemler yapmak için sızma hareketleri yapsalar da, güvenlik güçlerimizin müdahalesi ile etkisiz hale getiriyorlar. Apo’nun talimatın Kandil kabul etmiyor. PYD ve LPG’liler ne kadar uyar. 25 yıldır hapiste olan bir kişinin silah bırakın talimatına onu tanımayanlar ularlar mı bilinmez.

Apo, Diyarbakır Annelerinin

acısını dindirsin görelim

Bunca gelişme ve görüşmelerden sonra Terör Örgütünün başı olan Apo, kurduğu örgütüne hala sözü geçiyor sa  ve “Silah bırakın” deyince silah bırakacaklarsa önce hem kendini ispatlamak ve güçlü olduğunu göstermek için Diyarbakır Annelerinin bekleyişlerine cevap verip terör örgütünün kaçırdığı çocuklarını onlara iade etsin gücünü görelim, sözünün kâle alınıp alınmadığını görelim bakalım.

Böylece Apo’nun örgütüne etkili olup olmadığı görülür ve devlet yöneticilerimiz ona göre hareket eder ve gereken tedbirleri alırlar.

 


 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *