Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Rain and snow
5°
Ara

Trump ve altın çağ

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
Trump ve altın çağ

Başkan Donald Trump'ın yemin töreni konuşmalarında defalarca ilan ettiği yeni "altın çağ" sizce nasıl başladı? Yemin töreniyle başlayalım. Canlı veya daha sonra izlediniz mi bilmiyorum. Ben izledim. ABD’de bir başkanın görevden ayrıldığı ve yeni başkanın göreve başladığı gün 1933’ten beri 20 Ocak… Bu resmi bir gelenek…Tören, aşırı soğuk hava nedeniyle ABD Kongre binasının önündeki merdivenlerden içeri alınmıştı.
* * * *
Yine hava durumundan dolayı, en son 40 yıl önce, 1985’te, bir ABD Başkanı kapalı alanda yemin etmiş: Ronald Reagan. Yemin töreni kongre binasındaki ‘rotunda‘ denilen kubbeli salonda yapıldı. Oturma planı zor bir konuymuş. Kongre Binası Rotundası'nda yalnızca 800 kişilik yer varmış, dolayısıyla Donald Trump'ın yemin töreni apar topar içeriye alındığında, kim kimle yanyana ve nerede oturacağı protokolu bayağı zorlamış…
* * * *
Töreni anlatan bir ABD’li gazeteci ‘ne kadar da büyüleyici bir ‘dramatis personae'ydi‘ diyordu. Biliyorsunuz ‘dramatis personae' bir roman, hikaye veya oyunun karakter listesi demek. Törende de Trump hanedanın birçok üyesi, milyarder karakterler; yabancı liderler; eski başkanlar; ve Trump'ın siyasi rakipleri vardı. "İşte buradayım," dedi göreve başlama konuşmasında "Amerika'yı yeniden büyük yapmak için Tanrı tarafından kurtarıldım" dedi.
* * * *
Eski Başkan Biden ve eski Başkan Yardımcısı Kamala Harris taş kesilmiş bir yüzle oturuyorlardı - biri yere, diğeri tam önüne bakıyordu - Trump, biraz ötede, son dört yılda gerçekleşen "birçok olumsuzluk" hakkında nutuk atarken. Trump, Meksika Körfezi'nin adını Amerika Körfezi olarak değiştireceğini söylediğinde, Bayan Clinton, gözle görülür şekilde gülmeye başladı Törende gördüğümüz göz kamaştırıcı bir zenginlik ve nüfuz seviyesiydi.
* * * *
ABD‘de başkanlık yemin törenleri neredeyse her zaman bir dönemin başlangıcı gibi hissedilir. Birinci dönemden bazı ipuçları olsa bile şimdi ‘nasıl bir dönem başlayacak‘ sorusunun cevabı net değil. Dolayısıyla şirketler ve hükümetler, dünyanın en güçlü ülkesinin değişken başkanının gözüne girmek veya en azından onu kızdırmamak için şimdilik temkinli ve dikkatli davranıyorlar.
* * * *
Başkan olarak ilk icraatlarından ikisi Paris iklim anlaşmalarından ve Dünya Sağlık Örgütü'nden çekilmek oldu. Ukrayna'ya yönelik tutumunu nasıl ayarlayacağı en büyük sorulardan biri: Kampanyası sırasında, göreve geldiği ilk gün savaşı bitireceğine söz vermişti ,ancak bu tarih geriye doğru kaydı ve nasıl yapacağını henüz söylemedi. Avrupa’nın savunma harcamalarının çok daha fazla olması için baskı yapıyor örneğin.
* * * *
Avrupa meğer daha geçen yıl hazırlıklara başlamış. "Trump görev gücü" olarak adlandırılan, asla resmi olarak duyurulmayan bir grup oluşturmuş ve 2024'ü Amerikan ticaretinde ve dış politikasında meydana gelen değişikliklere olası yanıtlar üzerinde çalışarak geçirmiş. Sızan bilgilere göre, olası tarifelere ve diğer tehditlere yanıt olarak müzakere edilebileceği ve gerekirse bloğun kendi çıkarlarını korumak için misilleme yapabileceği düşünülmüş.
* * * *
Komisyon başkanı Ursula von der Leyen‘in, ‘Avrupa daha fazla Amerikan sıvı doğal gazı satın alabilir‘ demesi bununla ilgili mi bilmiyorum ama Trump  Pazartesi günü göreve başladıktan hemen sonra Beyaz Saray'da gazetecilere ‘Avrupalıların hızlıca yapabilecekleri tek şey petrol ve gazımızı satın almak‘ demiş ve  "Bunu tarifelerle düzelteceğiz, yoksa petrol ve gazımızı satın almak zorunda kalacaklar" diye eklemiş.
* * * *
Şöyle söyleyelim. Trump’a karşı sakinliği ve pragmatizmi tavsiye etmenin pek bir anlamı yok galiba. Gerçekliği dikkate almak gerekir. Gerçek olan şu Avrupalılar, en önemli ekonomik ortakları ABD’nin bir ticaret savaşı tehdidiyle karşı karşıya ve ABD’nin NATO çerçevesinde inandırıcı caydırıcılığına artık güvenememe riskiyle karşı karşıya. Dolayısıyla Avrupa’nın şimdilik en kötü senaryolara odaklanmaktan başka çaresi yok gibi gözüküyor. Trump’un bahsettiği 'altın çağ‘ Avrupa’dan altın değil de başka bir şekilde gözüküyor sanki. 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *