Fransa kronik krizde
![Fransa kronik krizde](https://www.damgagazetesi.com/cropImages/760x/uploads/makaleler/2025/1/397-fransa-kronik-krizde.jpg)
Fransa kronik bir kriz içinde. Beşinci Cumhuriyet'in başlangıcından bu yana neredeyse yetmiş yıl boyunca siyasi istikrar en büyük gücü olmuştu. Çok övülen o istikrar ortadan kalktı. 12 ayda dört başbakan ve ciddi şekilde zayıflamış bir başkan. Finansal piyasalar ve yabancı yatırımcılar şimdiye kadara güvenilir bir şekilde hareket ediyordu. Fransa borca girdiğinde çok az faiz ödüyordu. Fransa artık Yunanistan'dan daha fazla faiz ödüyor.
* * * *
Bunlar Alman Süddeutsche Zeitung gazetesi, ‘Fransa Avrupa’ya yük oluyor‘ başlıklı yorumundan. Uluslararası finans haberlerine göre, yüksek bütçe açığına sahip Fransa mali piyasaları tedirgin ederken, ülkenin risk primi de yükseliyor. Kriz finans piyasalarında giderek daha fazla hissedilir hale geldiği işaret ediliyor. Risk primleri açısından, Fransa'nın on yıllık devlet tahvillerinin Yunanistan tahvilleriyle aynı seviyede olduğu söyleniyor.
* * * *
Alman gazetesine göre, Fransa'nın acilen tasarruf yapması gerekiyor. Ekonomik büyüme zayıf ve Macron'un ilk yıllarındaki heyecan kalmadı. Sonuçta tehlikeli bir karışım. Ancak şimdiye kadar finansal piyasalar siyasi istikrara ve sağlam kesinliklere güveniyordu. Artık siyaset de sürekli bir girdap haline geldi. Fransa artık tahvillerinden kurtulamazsa ne olur? O zaman Fransa Avrupa için bir yük haline gelir.
* * * *
İngiliz The Guardian gazetesindeki yorumda da‚ Emmanuel Macron ilk kez 2017 baharında seçildiğinde, onun liberal çoğulculuğun geleceği olduğu söylendi. Time Dergisi kapağına göre o, “Avrupa'nın bir sonraki lideri ”ydi. The Economist dergisi daha da ileri gitti. Kapağında kendisinin Avrupa'nın “kurtarıcısı” olup olmadığı soruldu. Yedi yıl sonra, herşey harabeye dönmüş durumda‘ deniliyor.
* * * *
Fransa’nın kamu borcunun gayrisafi yurt içi hasılaya oranı, geçen yılın ikinci çeyreğinde yüzde 112’ye yükseldiği biliniyor. Bu da az buz borç değil. Bu borç yükü Fransa‘nın bankalara ve yatırımcılara yaklaşık 3,5 trilyon Euro borcu olduğu anlamına geliyor. 2025 bütçe tasarısında 40 milyar Euro tasarruf ve 20 milyar Euroluk vergi artışı öngörülüyordu. O tasarı da yok artık. Bütçe açığının da 2029'a kadar yüzde 3’ün altına inmeyeceği hesaplanıyor.
* * * *
Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron 9 Haziran’daki Avrupa Parlamentosu seçimlerinde aşırı sağın birinci parti olarak çıkmasının ardından meclisi feshetmiş ve erken genel seçime gitmişti. Erken seçim Macron için bir netlik getirmedi. Seçimlerde hiçbir parti, hükümeti kurmak için gerekli olan 289 sandalye elde edemeyince siyasi girdap başladı. Macron, bölünmüş parlamentoyu birleştirebileceği umuduyla uzun süredir merkezde siyaset yapan François Bayrou’yu 13 Aralık’ta başbakanlığa atadı.
* * * *
73 yaşındaki Bayrou, uzun yıllardır Fransız siyasetinde tanınmış bir kişi. Bayrou 2002, 2007 ve 2012’de üç kez cumhurbaşkanlığına aday olmuştu. Siyasi yorumlarda Bayrou'nun aslında Macron'un tercih ettiği aday olmadığı da söyleniyor. Ancak Macron‘un, Bayrou'nun siyasi deneyiminin ve farklı gruplarla nispeten iyi ilişkilerinin Fransa'yı mevcut siyasi kaostan çıkarmaya yardımcı olacağını umduğu söyleniyor.
* * * *
Başbakan Bayrou‘nun, bir önceki hükümetin çökmesine yol açan bütçe meselesinde, göz korkutucu bir görevle karşı karşıya. Geçen Perşembe akşamı gensoru oylaması öncesinde Sosyalistleri kendisini devirmemeye ikna etmeyi başardı ama gerçek test şimdi, bu yılın bütçesiyle başlıyor. Bayrou biraz zaman kazandı. Çünkü Fransa'nın henüz bir bütçesi yok. Özel bir yasa sayesinde, işler aydan aya, hiçbir şeyi şekillendirme şansı olmadan hareket ediyor; bu daha önce hiç olmamış bir şey.
* * * *
Yedi yıl Macronizm’ın kaybetme serisini gözler önüne seriyor. Macronizm başarısız oldu. Bir siyasi analist şöyle yazıyor; ‘Netflix'in hit filmi Emily in Paris tıpkı yaz olimpiyatları gibi, Macron'un yönetmek istediği ve yaratmayı amaçladığı Fransa'nın bir fantezi imgesi. Ama gerçekler öyle değil.‘ Macron'un bir sonraki seçime iki yıldan fazla bir zamanı var, ancak rotasını değiştireceğine dair hiçbir işaret de yok. Bakalım bekleyip göreceğiz.