Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Parçalı bulutlu
10°
Ara
Damga Genel TBMM'de cunta tartışması

TBMM'de cunta tartışması

TBMM Genel Kurulu'nda, AK Parti Grup Başkanvekili Abdulhamit Gül ile CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır arasında, 'Cunta' tartışması yaşandı

Okunma Süresi: 3 dk

TBMM Genel Kurulu, 'İklim Kanunu Teklifi'ni görüşmek üzere Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ başkanlığında toplandı. Genel Kurul'da milletvekillerinin söz aldığı bölümde değerlendirmelerde bulunan AK Parti İstanbul Milletvekili Adem Yıldırım, "Şaibeli bir kurultayla CHP Genel Başkanı seçilen ve bu kurultayın şaibeli olduğunu peşinen kabullenip, mahkeme kararını dahi beklemeden yeniden olağanüstü kurultaya giden ve kurultayda hiçbir adaya müsaade etmeyen, tek adayla şaibeli bir şekilde Genel Başkan seçilen Özgür Özel'in Cumhurbaşkanımıza dönük, 'Cunta' açıklaması maalesef şaibeli bir genel başkan olduğunu ispatlar niteliktedir. Bu ifade, CHP'li belediyelerdeki yolsuzluk ve hırsızlık suçunu gizlemeye dönük bir ifadedir. Oysa 16 milyon İstanbullunun parasını çalan, cukkalayan CHP'li İBB Başkanına, 'Cukka başı' demesi gerekirken Özgür Özel'in cukkadan cuntaya dümen kırması, İngiliz hayranlığının bir göstergesidir" ifadelerini kullandı.

Vicdanlı olalım

AK Parti'li Yıldırım'ın açıklamalarına cevap vermek için söz alan CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, "80 darbesi, Evren'in yaptığı darbe ülkenin sağcısına solcusuna, gencine aydınına, hepsine yapılan bir darbeydi. Birçok siyasetçi 80 darbesinde cezaevine atıldı. Kim attı? Cunta attı. Hepsinin, ayrı ayrı cunta döneminde ne kadar cezaevinde kaldığını hesapladım; 7 yıl. İktidarınızda 2010'dan bugüne kadar seçilen milletvekilleri, belediye başkanları, Mehmet Haberal, Tuncay Özkan, Engin Alan, Selahattin Demirtaş, hepsini hesapladım. Peki, cunta dönemi değil, demokrasi dönemi değil mi? Toplam ne kadar yatmışlar? 95 yıl 2 ay. Soruyorum biri Kenan Evren'in yarattığı cunta dönemi, biri iktidarınız; Allah aşkına vicdanlı olalım, bugün 296 tane arkadaşımız, gencimiz cezaevinde. Bugün iddianame açıklandı, siyasi yasak isteniyor; hala tensip ve mahkemeler tahliye kararı vermedi ve YÖK Başkanı, 'Atın bu çocukları' diyor. 28 Şubat’ta bir darbeydi, 'Darbe' diyordunuz. 28 Şubat'ta başta ben, Genel Başkanım Sayın Özgür Özel, sizler başörtülü kardeşlerimizin, arkadaşlarımızın, sınıf arkadaşlarımızın yasağı için meydanlarda, sokaklarda olmadık mı?" derken, AK Parti İstanbul Milletvekili Adem Yıldırım, "Biz niye görmedik" dedi. Başarır bunun üzerine, "Abdullah Güler'e sor onu, beni Emniyetten alan Abdullah Güler'dir, grup başkanın; otur yerine. Şimdi, soruyorum: Hangimiz tutuklandık? Hangimize YÖK Başkanı, 'Okuldan atın' dedi?" diye konuştu.

 

Cunta demek aymazlık

AK Parti Grup Başkanvekili Abdulhamit Gül, CHP'li Başarır'a cevaben, "Burada gerçekten milletimizin desteğiyle seçilmiş ve milletimize hizmet eden hükümetimizin yapmış olduğu faaliyetleri, 12 Eylül dönemiyle, bir darbe dönemiyle mukayese etmesini, hatta buradan, 'Daha geridir' demesini kabul etmiyoruz. CHP Genel Başkanının Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik kullanmış olduğu, 'Cunta' ifadesini asla ama asla kabul etmiyoruz, bu ifadeleri aynen iade ediyoruz. CHP bu ifadeleri kullanmak için öncelikle kendi siyasi tarihine baksın. Türkiye'de yaşanmış bütün demokrasi mücadelesinin karşısında, her zaman cuntanın yanında dayanak olarak, gayrimeşru ve demokrasi dışı bütün unsurların her zaman yanında CHP yer almıştır. CHP aslında bu milletin değerlerine, sandıktan çıkan iradeye her zaman karşı çıkmıştır. CHP'nin rahatsız olduğu, sandıktan çıkan iradedir, milletin iradesidir, halkın bizatihi kendisidir. CHP bu milletten rahatsız olmaktadır, CHP bu halktan rahatsız olmaktadır. 'Cunta' dediğiniz, milletin oylarının karşısında, milletin iradesiyle mücadele eden bir azgın, bir antidemokratik güçtür. Bugün milletin oylarıyla her zaman gelmiş Sayın Cumhurbaşkanımıza, 'Cunta' demek en hafif tabiriyle bu anlamda en büyük aymazlıktır, Türkiye'yi tanımamaktır, bu milleti tanımamaktır" dedi. DHA

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *