İBB Meclisi, Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından önceki gün ilk kez toplandı. Oturumu yöneten İBB Başkan Vekili Nuri Aslan, “Hepimiz milletin iradesiyle seçtiği ve İstanbul'a hizmet etmekle görevlendirdiği kişiler olarak buradayız. Ama ne yazık ki bugün milletin iradesi, Türkiye'nin ikinci büyük meclisi eksik tecelli ediyor” dedi. Belediye encümen seçimi ve komisyonların belirlendiği mecliste, 97 maddelik gündem görüşüldü. Toplantıda gündemin ilk maddesi olan İBB 2024 Faaliyet Raporu yarın, gündemin 2’nci maddesi olan İETT Genel Müdürlüğü 2024 yılı Faaliyet Raporu ise bugün görüşülmek üzere gündemde bırakıldı.
Komisyon seçimi
Gündemin 3’üncü maddesi olan Belediye Encümeni seçimi için AK Parti grubunun adayları Özlem Erol, İlyas Çelik, Meryem Karaköse, Mehmet Arıtemur ve Osman Savul olurken, CHP grubunun adayları Ahmet Şahin, Tuğçe Çalık Karademir, Rahşan Sertkaya Danış, Ali Aluç ve Kazım Akşahin oldu. Yapılan oylama sonucunda AK Parti grubunun adayları 102 oy alırken, CHP grubunun adayları 165 oyla üye olarak seçildi. Toplantının devamında, İBB Meclisi’nde bundan sonra görev alacak 26 komisyona üye seçimleri gerçekleştirildi.
Önceden kurgulandı
Açılış konuşmasını yapan İBB Başkan Vekili Nuri Aslan, “Türkiye’nin ikinci büyük meclisi eksik tecelli ediyor” diyerek tutuklamalara tepki gösterdi. Aslan, “Nisan ayı İBB Meclis toplantımız için bir araya gelmiş bulunuyoruz. Hepimiz milletin iradesiyle seçtiği ve İstanbul'a hizmet etmekle görevlendirdiği kişiler olarak buradayız. Ama ne yazık ki bugün milletin iradesi Türkiye'nin ikinci büyük meclisinde eksik tecelli ediyor. Çünkü İstanbullular tarafından seçilmiş İBB Başkanımız, ilçe belediye başkanlarımız, meclis üyelerimiz haklarında kesinleşmiş bir hüküm bulunmamasına rağmen tutsak durumundalar. Hiçbir somut delile dayanmayan, kulaktan dolma gizli tanık ifadeleriyle oluşturulmuş iddianameler nedeniyle tutuklu olarak yargılanıyorlar. Tüm Türkiye yargıyı alet ederek kurgulanan bu operasyonun asıl hedefinin Sayın Ekrem İmamoğlu'nun Cumhurbaşkanı adaylığını engellemek olduğunu çok iyi biliyor. Burada hedeflenen sandıkta bileğini bükemeyeceklerini çok iyi bildikleri Sayın Ekrem İmamoğlu'nu dayanıksız iddialarla saf dışı bırakmaktır. 18 Mart'ta 31 yıllık üniversite diplomasının iptali 19 Mart'ta şafak operasyonuyla gözaltı ve ardından tutuklama kararıyla başlayan sürecin aslında çok daha önceden kurgulandığı ortadadır” dedi.
Demokrasi bu mudur?
“Bu işin başlangıç noktası 31 Mart 2024 yerel seçimleri ve iktidarın aldığı ağır yenilgidir” diyen Aslan, “Artık birinci parti olmadığını gören ve bunu hazmedemeyen iktidar milletin iradesine darbe vurma planını devreye almıştır. Önce Esenyurt Belediye Başkanımız Ahmet Özer sonra, Beşiktaş Belediye Başkanımız Rıza Akpolat ardından Beykoz Belediye Başkanımız Alaattin Köseler, milletin onlara verdiği koltuktan yargı alet edilerek indirilmiştir. Devamında da İBB Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu, Beylikdüzü Belediye Başkanımız Mehmet Murat Çalık, Şişli Belediye Başkanımız Resul Emrah Şahan, İBB Meclis Üyelerimiz, İBB üst düzey bürokratları çalışanları dahil yüzün üzerinde kişinin özgürlüğünden mahrum bırakılmasıyla operasyonlar devam etmiştir. Bugün geldiğimiz durumda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'nın yanı sıra İstanbul'un beş ilçesinin seçilmiş belediye başkanı tutsak, Türkiye'ye layık gördüğünüz demokrasi bu mudur? Sandıkta rakiplerinizi hapishane duvarları arasında hapsetmek midir?” diye sordu.
Milli iradeye saygı
Konuşmasının devamında eleştirilerini sürdüren Aslan, “Tek yaptıkları anayasal protesto hakkını kullanmak milletin iradesine sahip çıkmak olan pırıl pırıl gençler. Bayram tatilini ailelerinden uzakta hapishanede geçirdiler. Vicdanınız hiç rahatsız olmuyor mu gerçekten? Tabii ki hiç kimse hukukun üstünde değil. Herkes yargılanabilir. Bir suçu bulunursa kanunların işaret ettiği şekilde cezalandırılabilir. Fakat artık bu dönemde normal süreç dışına çıkıp normal haline getirilen tutuklu yargılanmalar toplumda adalet duygusunu zedelemektedir. İnsanlar iddianameleri bile hazırlanmadan böyle neyle suçlandıklarını bilinmeden aylarca, yıllarca özgürlüklerinden mahrum edilmektedirler. Bu uygulamalardan acilen vazgeçilmesini, Türkiye'nin huzuru için şart olarak görüyoruz. Tüm tutuklu arkadaşlarımızın gençlerin serbest bırakılmasını, milletimizin iradesine saygı duyulmasını talep ediyoruz. Bu haksızlıklardan, hukuksuzluktan vazgeçin. Egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir” çağrısında bulundu.
YARGI SÜRECİ DEVAM EDİYOR
AK Parti Grup Başkanvekili Faruk Gökkuş ise eleştirilere yanıt verdi. Gökkuş, “Yolsuzluk ve rüşvet operasyonunu başlatan CHP’liler. Bu siyasi bir operasyon değil henüz tamamlanmamış bir yargı sürecidir. Dünyada hiçbir yerde seçime 3 yıl kala kendini cumhurbaşkanı adayı ilan eden biri var mıdır? Yargıya baskı kurmak için aday yapıldı. Yürüyen yargı sürecinin ihbarcısı sizsiniz, yargılananı sizsiniz. Yargıyı siyasallaştırmayın. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir ama seçilenlerin de suç işleme özgürlüğü yoktur. Bırakın ak-kara ortaya çıksın. İnşallah başkanımız suç işlememiştir, çıkar ve biz de onu burada karşılarız” dedi. Mecliste söz alan AK Parti Grup Sözcüsü Murat Türkyılmaz ise İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca İBB ve iştirak şirketleriyle ilgili yürütülen yolsuzluk soruşturmasındaki iddialara ilişkin araştırma komisyonu kurulması teklifinde bulundu. Yapılan oylamada, İBB ve iştirak şirketleri hakkındaki yolsuzluk iddialarıyla ilgili araştırma komisyonu kurulması teklifi, CHP'li Meclis üyelerinin oylarıyla reddedildi.