Panama Devlet Başkanı Jose Raul Mulino, eski ABD Başkanı Donald Trump’ın, Panama Kanalı’nın ABD’ye geri verilmesi yönündeki iması üzerine sert bir açıklama yaptı. Mulino, “Panama Kanalı, her metrekaresiyle Panama'ya aittir ve öyle kalacaktır. Egemenliğimiz ve bağımsızlığımız pazarlık konusu değildir,” ifadelerini kullandı.
“TARİFELER KEYFİ BELİRLENMEZ”
Trump, Panama’yı kanalın kullanım ücretlerini aşırı yüksek tutmakla suçlamış ve kanalın kötü yönetilmesi durumunda ABD’nin kanal üzerinde yeniden hak iddia edebileceğini belirtmişti. Mulino, bu iddialara yanıt olarak, kanalın tarifelerinin açık ve uluslararası standartlara uygun bir şekilde belirlendiğini vurguladı. “Ücretler keyfi bir şekilde belirlenmez. Piyasa koşulları, uluslararası rekabet, işletme maliyetleri ve kanalın bakım ile modernizasyon ihtiyaçları dikkate alınarak belirlenir,” diyen Mulino, Panama Kanalı’nın güvenli, sürdürülebilir ve profesyonel bir şekilde işletildiğini söyledi.
“DİYALOĞA AÇIĞIZ AMA…”
Mulino, ABD ile iş birliğine önem verdiklerini ancak ülkesinin egemenlik haklarının tartışmaya açık olmadığını ifade etti. “Yasa dışı göç, uyuşturucu kaçakçılığı ve organize suç gibi öncelikli konularımız var. Diyalog her zaman önceliğimizdir. Ancak Panama’nın egemenliği ve bağımsızlığı hiçbir şekilde müzakere edilemez,” dedi.
PANAMA KANALI: TARİHSEL VE STRATEJİK BİR SİMGE
Panama Kanalı, 1904-1914 yılları arasında ABD tarafından inşa edilmiş ve 1999 yılında imzalanan bir anlaşma uyarınca tamamen Panama’nın kontrolüne geçmiştir. Küresel ticaretin önemli bir geçiş noktası olan kanal, Panama için yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda ulusal egemenliğin simgesi olarak büyük bir öneme sahip.
TRUMP’IN SÖZLERİ TEPKİ ÇEKTİ
Trump’ın açıklamaları Panama’da geniş çaplı tepki toplarken, uzmanlar bu tür söylemlerin hem Panama hem de Latin Amerika genelinde ABD’ye yönelik güveni zedeleyebileceği uyarısında bulunuyor. Panama yönetimi, Trump’ın açıklamalarına kararlılıkla yanıt vererek ulusal çıkarlarını savunmaya devam edeceğini belirtti.
