Kadıköy'de yaşayan Meltem Kerrer, 4 sene önce şehir dışına çıkacağı için eşyalarını emanet edebileceği güvenli bir depo arayışına girdi. İddiaya göre, internetten bulduğu ve güvenilir olduğunu düşündüğü bir lojistik firmasının depo hizmetinden yararlandı. 3 buçuk yıl boyunca eşyaları firmanın deposunda kaldı. Kerrer, her ay 200 lira taksit ödedi. Eşyalarını alma kararı verdiğinde önce sigorta bozulur bahanesiyle iade edilmedi, ardından Kerrer'in nakliyat parasını ödemesi karşılığında eşyaları iade edildi. Meltem Kerrer eşyalarını aldığında, küflü, kırık ve kullanılamaz halde olduklarını gördü. Bunun üzerine sosyal medyadan paylaşımda bulunarak, firmanın sosyal medya hesabını etiketledi. Taklit site yoluyla dolandırıldığını gerçek firmanın yanıtıyla anladı. Firma, depo hizmeti vermediklerini ve bahsi geçen sitenin kendilerine ait olmadığını söyledi. Kerrer, “Tüm evimin eşyalarını kaybettim. Sonrasında sosyal medyada bir paylaşım yaptım. O gün gerçek olan firmadan yanıt geldi. Aslında gerçek firmanın, depo hizmeti vermediklerini ve o firma olmadıkları ortaya çıktı” dedi.
Her ay ödeme yaptım
Meltem Kerrer, "Mart ayında ben şehir dışına gidecektim. Evimin eşyalarını depoya koyma kararı verdim. Pandeminin son zamanları olduğu için, pandemi sırasında çok depo firması vardı. Karşıma en az 20-30 tane firma çıktı. Bunlar arasından daha güvenilir olanı tercih etmek istedim. Etraftan eşyalarını depoya koyan insanların su basması gibi mağduriyetlerini duyduğum için araştırma içerisinde karşıma çıkan firmalar arasından, bugün hepimizin bildiği, logosu ile çok tanıdık olan, 80 yıllık bir firma olan lojistik firmasını tercih ettim. Daha da fazla para ödedim diğerlerine göre. 3,5 yıl eşyalarım kaldı. Her ay aidatlarımı ödedim. Dekontları var. Bu sırada, bu insanların hatırlatmaları oluyor. Mesela, 'Aylık dekontunuzu göndermenizi, ödemenizi rica ederiz' şeklinde. Her ay ödeyerek bu noktaya geldim" diye konuştu.
Bazı eşyalarım eksik
Eşyalarının eksik ve gelenlerin ise zarar gördüğünü ifade eden Kerrer, "1-2 ay öncesine kadar eşyalarımı almaya karar verdim. Ciddi bir taşıma ücreti ödedim, 24 bin lira gibi. Aslında başka şekilde, kendi imkanlarımla da alabilirdim ancak öyle alırsam sigortamın bozulacağı söylendi. Zaman içerisinde birkaç eşyamı almak istemiştim. Eğer eşyalarımı alırsam, sigortamın bozulacağını söylediler. Sigortam bozulsun istemedim, almadım. Yine onların hizmeti ile eşyalarımı aldım ve ücret ödedim. Buzdolabım, yatağım, çamaşır makinem gibi temel eşyalarım pert şeklinde geldi. Bunları fotoğraflamam, video çekmem gerektiği söylendi. Bu insanlardan yana telefonlara çıkmamak, açmamak şeklinde devam etti. Bazı eşyalarım da eksik. Hiç gelmeyen eşyalarım da oldu. Kalan eşyalar da hep kırık ve çatlak" ifadelerini kullandı. Kerrer, “Web sitelerine girdiğimizde tüm görseller, kamyon, TIR, depo, logo her şey aynı. Bir değişiklik yok. Sonrasında sosyal medya da bir paylaşım yaptım. O gün gerçek olan firmadan yanıt geldi. Aslında gerçek firmanın, depo hizmeti vermediklerini ve o firma olmadıkları ortaya çıktı. Sahtekar olan şirket mahkemeye verildi. Bunun gibi birçok davaları olduğunu, sonuç alamadıklarını, mahkemenin 6 ay sonraya attığında bunların yeniden şekillenerek başka bir şeye dönüştüğü söylendi. Tüm evimin eşyalarını kaybettim. Yıllarca boşu boşuna bir para ödedim. Sonuçta da neredeyse çoğuna ‘çöp’ denilen eşyalarımı aldım. Eşyalar sadece eşya değil, yaşanmışlıklardır. Ayırt edilmesi imkansız olduğu için insanların çok dikkat etmesi gerekiyor” şeklinde konuştu. DHA