Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Açık
9°
Ara
Damga Genel Çocuklar öğrenci mi işçi mi!

Çocuklar öğrenci mi işçi mi!

MEB, Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nde yaptığı değişiklikle MESEM’lere geçişi kolaylaştıran, çocuk işçiliğinin önünü açan yeni bir şart getirdi. Puanla öğretmen alan okullara da yarış dayatılacak

Okunma Süresi: 5 dk


Milli  Eğitim Bakanlığı (MEB), eğitim alanına yönelik gerici ve piyasacı değişiklikler yapmaya devam ediyor. Müfredat değişikliği, mesleki eğitimin 10 yaşa indirilmesinin ardından şimdi de Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nde değişiklik yapıldı. Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren yönetmelikte devamsızlık nedeniyle başarısız sayılan öğrencilerin bir sonraki yıl bir işletmeye sözleşme imzalaması şartıyla eğitimine devam edebileceği belirtiliyor. Yani mesleki eğitim merkezi (MESEM)’lere gidecek çocuk işçilerin yolu açılıyor. Dikkat çeken bir diğer düzenleme ise merkezi sınav puanıyla öğrenci alan okullara yönelik.

Adeta teşvik ediyorlar
Düzenlemede devamsızlıktan kalan öğrencilerin bir sonraki yıl bir işletmeyle sözleşme imzalayarak eğitimlerine devam edebilecekleri şartına dikkati çeken Eğitimci Özgür Bozdoğan, bunun Mesleki Eğitim Merkezi (MESEM)’lere yönelik bir değişik olduğunu söyledi. Bu maddeyle öğrencilerin örgün eğitimden koparılacağının altını çizen Bozdoğan “Yeni yönetmelikle örgün eğitimden MESEM’e geçiş kolaylaştırılırken MESEM’den örgün eğitime geçmek isteyen öğrencilere 9. sınıftan başlama şartı getirilerek MESEM’den örgün öğretime geçiş zorlaştırılıyor” dedi.

Çocuk işçi sayısı artacak
Öte yandan ortaokuldan liseye geçişte tercih yapmayan öğrencilerin doğrudan açık liseye yönlendirilmesinin önünün açıldığını da vurgu yapan Bozdoğan, “Bu da ekonomik kriz ve işsizlik koşullarında çocuk işçiliğinin artmasına neden olacak” uyarısını yaptı. Merkezi sınav puanıyla öğrenci alan okulların kontenjanlarının daraldığı bir dönemde, açık liseye geçişlerin kolaylaştırıldığını da dile getiren Bozdoğan “Açık liseye geçen öğrencilerin büyük bir kısmının çalışmaya başladığını düşündüğümüzde çırak ve çocuk işçi sayısında da önemli bir artış yaşanacağını öngörebiliriz” ifadelerini kullanarak bu düzenlemelerin eğitimcilerle tartışılmadan hızla yürürlüğe konulduğunu söyledi.

Okullara rekabet dayatması
Düzenlemelerin eğitim alanında gereksiz bir rekabet yaratacağını bunun da öğrenci, öğretmen ve yöneticiler üzerinde yeni baskılara yol açacağını dile getiren Bozdoğan, merkezi sınav puanıyla öğrenci alan okullara ilişkin düzenlemeye işaret ederek “Bugüne kadar özel program ve proje okulları sınavla öğrenci alırken, şimdi bu okullar için yeni bir model öne çıkarılıyor” dedi. Bu okulların sürekli bir izleme ve değerlendirme sürecine tabi tutulmasının da kaygı verici olduğunu söyleyen Bozdoğan “Yönetmelik değişikliğinin ekinde yer alan izleme ve değerlendirme raporuna bakıldığında önümüzdeki dönemde okulların birbirleriyle rekabet eden, listelerde öne geçmeye çalışan kurumlar hâline geleceği görülüyor. Bunun doğal sonucu olarak da okul yöneticileri, öğretmenlerden sürekli olarak çizelgedeki kriterlere uygun puan kazandıracak davranışlar bekleyecek. Oysa ortaöğretim kurumlarında öğrencilerin temel becerileri kazanması ve bir üst öğrenime hazırlanması esastır. Ancak bu değişiklikle öğrencilerin asıl eğitimi yerine puan alacak davranışlara yönlendirilmesi söz konusu olacak” ifadelerini kullanarak bakanlığın okulları yarış içine sokan bir düzenleme yaptığına işaret etti.


Sıkıntılara yol açacak
Öte yandan merkezi sınav puanıyla öğrenci alan okullarda görev yapacak öğretmenler ve yöneticiler için Milli Eğitim Akademisi’nde eğitim almanın zorunlu hâle getirildiğini belirten Bozdoğan “Milli Eğitim Akademisi, Öğretmenlik Meslek Kanunu ile kurulan ve halen tartışmalı olan bir kurum. Burada nasıl bir eğitim verileceği, bu eğitimlerden kimlerin başarılı ya da başarısız sayılacağı belirsiz. Öğretmenlerin bu süreçte nasıl değerlendirileceği ve bunun iş güvencelerine nasıl yansıyacağı yönetmelikte açıkça belirtilmemiş. Bu da önümüzdeki dönemde ciddi sıkıntılara yol açacaktır” diye konuştu.

Çocuk işçilik yaygınlaşabilir

Eğitimci Feray Aytekin Aydoğan, yeni yönetmeliğin eğitimdeki eşitsizlikleri derinleştireceğini, çocuk işçiliğini yaygınlaştıracağını ve öğretmenler üzerindeki baskıyı artıracağına dikkat çekti. MEB’in meslek liseleri ve imam hatip liselerinin sayısını artırmak istediğine işaret eden Aydoğan “Duyurulan dört yeni (sektör içi, sektöre entegre, bölge, ihtisas) okul modeli, mesleki ve teknik eğitim politika belgesiyle birlikte meslek liseleri giderek Mesleki Eğitim Merkezleri’ne (MESEM) dönüştürülecek, MESEM’lerin sayısı daha da artacak” dedi. Özetle, mesleki eğitim kurumlarının artık çocukları okuldan koparan, çocuk işçiliğini teşvik eden yapılar hâline getirildiğinin altını çizen Aydoğan “Hatta organize sanayi bölgelerinin içinde yatılı çocuk işçi kampları kurulması öngörülüyor. Bu yatılı kurumların giderleri kamu kaynaklarından, özellikle İşsizlik Fonu’ndan karşılanacak. Yönetmelikle bu adımların hızlandırılacağını görüyoruz” dedi.

Akademik eğitimi zayıflatır

Merkezi sınavla öğrenci alan okulların belirlenmesine ilişkin yönetmelik maddesi her gündeme geldiğinde akademik liselerin (fen, Anadolu vb.) kontenjanlarının azaltıldığını, buna karşılık imam hatip ve meslek lisesi kontenjanlarının artırıldığını hatırlatan Aydoğan “Bu düzenleme, akademik eğitimi zayıflatma ve öğrencileri zorunlu olarak meslek liselerine veya imam hatip liselerine yönlendirme sürecinin bir parçasıdır” diye konuştu. Yönetmelikte yer alan Milli Eğitim Akademisi maddesinin de doğrudan yeni müfredatla bağlantılı olduğuna vurgu yapan Aydoğan “Tüm bunlar ‘yeni rejime uygun öğretmen profili’ oluşturma adımları ve önümüzdeki dönemde sermaye grupları ve tarikatlarla daha fazla iş birliği içinde olunacağının göstergesidir” dedi.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *